Üsküp gezilecek yerler açısından zengin bir şehirdir. Üsküp Doğudan ve Balkanlardan Batıya geçişin örnek şehirlerinden biridir. Çeşitli kültürlere ev sahipliği yapmaktadır. Üsküp, Makedonya’nın başkentidir. Ekonomisi genel olarak tarım ve sanayiye bağlı olan Makedonya, aynı zamanda Avrupa’nın meyve ve sebze ambarlarından biri olarak kabul ediliyor. Ülkenin yönetiminde her ne kadar Makedonlar daha etkin olsa da ülkede ciddi bir Arnavut ve Türk nüfusu da bulunuyor. İki milyonu aşkın bir nüfusa sahip olan Makedonya’nın en önemli şehri Üsküp’dür. Ülke altıyüzyıla yakın Osmanlı tarafından yönetildi. 1913 yılındaki Balkan Harbiyle Osmanlı’dan koparılan Makedonya bir dönem de Yugoslavya Sosyalist Cumhuriyeti’ne bağlı kaldı. Bağımsızlığına kavuştuktan sonra kendine yeni bir kimlik bulma arayışına giren Makedonya’nın en gözde şehriyse altıyüzbin nüfuslu Üsküp şehridir.
Üsküp Gezi Rehberi
Üsküp Türk Çarşısı (Eski Çarşı)
Eski Çarşı, diğer adıyla Türk Çarşısı’nın bazı bölümleri sokak ve park yerlerine dönüştürülmek için yıkılmış. Yine de Balkanlardaki en büyük çarşılardan biridir. Çarşıdaki yapılar hiçbir zaman ev olarak kullanılmamış, Hristiyan ve Müslüman toplumunun ortasında bağlantı bölgesi olarak konumlanmıştır. Türk çarşısı sokakları küçük esnaf dükkanlarıyla çevrili. Her sokakta farklı zanaatlara ait dükkanlar bulunuyor. Bunlar kuyumcular sokağı, ayakkabıcılar sokağı, tencereciler sokağı, elbiseciler sokağı, yorgancılar sokağı gibi ayrılmış.
Üsküp Kalesi
Üsküp Kalesi şehir merkezinde hakim pozisyonda bir yerdedir. 6. yüzyılda inşaa edildiği düşünülmektedir. Makedonya’nın sembollerinden biridir. Vardar nehrinin kuzeyinde Üsküp’ün en yüksek noktasında konumlanmıştır. Tarihi 4 bin yıl öncesine kadar gidiyor. MS 518 yılındaki büyük depremde kale yıkılmış ve Bizanslılar tarafından tekrar inşa edilmiştir. 1963 yılında tüm şehirde olduğu gibi kale de depremden ciddi hasar görmüştür. Ayrıca günümüzde arkeolojik kazı çalışmalarına devam ediliyor.
Üsküp Taş Köprü
1451-1469 yılları arasında Fatih Sultan Mehmed tarafından yaptırıldığı düşünülüyor. Üsküp’ün tam ortasından geçen Vardar Nehri şehri ikiye ayırıyor. Vardar Nehrinin batısında daha çok Hristiyanlar yaşarken, doğusunda ise Müslümanlar yaşıyor. Nehrin iki tarafı birbirinden ayrı iki alem gibi. Bir taraf yaşayış olarak tamamen doğu, diğer taraf ise tamamen batı. Taş Köprü iki farklı kültürel toplum arasında bir set gibidir. Batı Makedonya’ya geçtiğinizde karşınıza ilk olarak ünlü Makedonya Meydanı geliyor. Buraya geldiğinizde modern binaların belirginleştiğini görebilirsiniz. Yatırımların büyük kısmının Hristiyanların yaşadığı bölgelere yapıldığını hemen farkedebilirsiniz. Geçmişte birçok kez hasar görse de tekrar onarılmıştır.
Üsküp Makedonya Meydanı
Şehrin merkezinde ve Vardar nehrinin kenarındadır. Yaklaşık ondokuz dönüm bir alanda çok büyük bir meydandır. Makedonya meydanı’nın tam ortasında devasa Atlı Savaşçı Heykeli vardır. Aslında Büyük İskender Heykeli olmasına rağmen, Yunanistan ile yaşanan kültürel diplomatik bir problemden dolayı büyük iskender ismini kullanamıyorlar. Devletin yürüttüğü turistik amaçlı projelerle bu bölge sürekli bir gelişim içindedir. İlk başta sayıca çok fazla olan heykeller ve bazı süs havuzları göze çarpıyor. Yeni kamu binaları, tiyatrolar ve müzeler bu meydan çevresindedir.
Üsküp Mustafa Paşa Camii
Üsküp Kalesi’nin hemen yanıbaşında ve Üsküp’e hakim bir tepede konumlanmıştır. Mustafa Paşa tarafından 1492 yılında inşa edilmiştir. Kaleye doğru giderken, Türk Çarşısının hemen üstündedir. Büyük depremden sonra kapalı kalmış ve tadilat görmüştür. Caminin son restorasyonu Tika tarafından yapılmıştır. (Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı ) Mustafa Paşa’nın kabri de caminin avlusundadır.
Üsküp Davut Paşa Hamamı
Taş köprüden, eski çarşı yönüne giderken sağda kalan çifte hamamdır. İkinci Beyazıt döneminde Sadrazam Davut Paşa tarafından yaptırılmıştır. 2013 yılında Tika tarafından yenileme çalışması yapılmış ve onarılmıştır. Dış cephesi ve kubbesi yapıldığı dönemdeki gibi orjinal, fakat iç yapısında ise değişiklikler vardır. Günümüzde Makedonya Ulusal Sanat Galerisi olarak hizmet veriyor. Ufak bir ücret karşılığında burayı gezebiliyorsunuz.
Üsküp Kapan Han
15. Yüzyılda İsa Bey tarafından vakıf geliri sağlamak üzere inşaa edilmiş. Hanın 44 odası bulunuyor. Türk Çarşısı içindedir. Osmanlı döneminden kalmış üç handan biridir. Kapan Han ilk yapıldığında zemin katı, uzun yolculuklar sırasında konaklamak için hana gelen tüccarların mallarını koyması ve atlarınında bağlanması için üst kat ise konaklama için kullanılmıştır. Günümüzde içinde güzel bir restoran işletmesi vardır.
Üsküp Sulu Han
Sulu han, şehir Osmanlı hakimiyetindeyken onbeşinci yüzyılda İsa bey tarafından inşaa ettirilmiştir. İki dönüm bir arazi üzerinde konumlanmıştır. 1963 depreminde büyük hasar almış ve restore edilmiştir. Günümüzde mülkiyeti Üsküp Üniversitesi Güzel Sanatlar Bölümü’ne aittir.
Üsküp Kurşunlu Han
Türk Çarşısı içindeki han onaltıncı yüzyıldan bir mirastır. Bugün Makedonya Müzesi’nin bir bölümüne ev sahipliği yapıyor. Musliddin Abdül Gani tarafından yaptırılan han, adını kurşundan yapılmış damından alıyor. Yaklaşık 3 dönümlük bir alanda konumlanan hanın ana giriş kapısı Türk Çarşısı’na bakıyor. Bir dönem Makedonyalı isyancıların hapsedilmesi için bile kullanılmış.
Üsküp Murat Paşa Camii
Sultan Murat Camisi 1436 yılında sultanın başarılı savaşları onuruna inşaa edilmiş. Yangınlar ve depremlerden dolayı defalarca tadilat görmüştür. Balkanların en eski camilerinden biridir ayrıca. Türk Çarşısının içinde bulunduğundan çoğunlukla esnaf buraya namaz kılmaya geliyor.
Üsküp Bit pazarı
Büyük marketlere göre fiyatlar çok daha iyidir. Bu pazar yerinde daha çok taze meyve sebze satılıyor. Baharatlar, sucuk çeşitleri, zeytin, peynir, ucuz giyim, ayakkabı, kozmetik ve hatta antik eşyalar bile bulabilirsiniz. Bit pazarı oldukça düzenli ve kategorilere ayrılmış şekildedir. Dağınıklık yok neyin nerede satıldığı bellidir. Bizim teneke çatılı pazar yerlerinden hiçbir farkı yok.